canım blogum benim. söz bu günden itibaren seni ihmal etmiicem artık:))
valla bu seferki söz, yemin ediyom bak, kontörüm, sigaramın üstüne söz veriyom ahhakaten.:)
şaka biyana , bloguna bile sözünü tutamayan adi bi hatunum ben. işler yoğun gidiyo bu ara, pek kafamda yerinde olmadığı için kelimeleri yanyana dizmekte zorlanıyorum. yok dizi castingi, yok sineması, yok reklamı, aman oyuncusu, aman yönetmeni derkene kafayı yedim. anacım pek bi problemli insanlarla çalışıyorum, yönetmen oyuncu beğenmez, oyuncu parayı beğenmez, arada başımı beynimi yiyolar her iki tarafı ikna edene kadar kastıra kastıra bi hal oluyorum. neyse işler bi kenara, bahar gelmiş hoşgelmiş;)) arasıra bulutlar kaşlarını çatsada çiçek çiçek olan ağaçgiller içimi bi hoş ediyor. evo ile fena halde naneyiz. aynı problemler devam ediyor. hergün bitti bitecek diyorum, herkes tetikte ayrıldım ayrılacam diye, bi annemle babam sorunlarımdan bi haberler. onlarıda tasasına düşürmek istemiyorum. onlar benim pembe dünyamda yaşaya dursunlar, bilmesinler sıkıntılarımı, sorunlarımı hep iyi olsunlar yeter.
bu arada yeni biriyle tanıştım. istanbula çok yakın malesefki o malum şehirde, ve ismi de o malum isimden. bu kadar mı olur diyorum ve olmasına izin vermemek için uğraşıyorum. aynı sektördeyiz ama o şu an biraz kulvar değiştirmiş durumda. bi siyasetçinin basın danışmanlığını yapmak için şimdilik o malum şehirde ama aslında istanbulda yaşıyor. bana sırılsıklam aşık olduğunu bas bas bağırıp duruyor, geçen gün işyerime ilan-aşk ettiği bi telgraf!!!! yolladı. hepimiz koptuk tabe:)) bense bütün duyguları alınmış bi tip olarak ona karşılık bi cevap veremiyorum.
evo yu yakın bi zamanda terk edip bi süre hayatıma kimseyi sokmayıp, kendime aşık bi şekilde sadece kendim için yaşamayı düşünüyorum. bunaldım artık, erkek görmek istemiyorum, helede en son m.g ile olanlardan sonra ( biliyorum onu anlatamadım) iyice midem bulanıyor. ondan kaybettiğim bütün yılların intikamını aldım. ağzım dolusu küfürler ettim. feleğini şaşırtacak sözler söyledim. ve suratına tükürüp onu kendi pisliğinde başbaşa bıraktım. artık nefret bile etmiyorum ondan, aklıma geldiği zaman dişlerimi sıkıp, kaşlarımı çatmıyorum.
"allah seni bildiği gibi yapsın,artık ben karışmam" dedim ;))
bu aralar inanılmaz derecede iştahım açılmış durumda, acıkmasam bile sürekli yemek yeme ihtiyacı duyuyorum, abur cubur ne bulursam yiyorum.
geçen akşam mavigö.ç ve şafakla buluştuk beşiktaş'ta uzun zamandır görüşmüyorduk. rest cafede çay içip sahilde çekirde çitlettik, acaip eğlendik, dertleştik, bir sürü fotoğraf çekildik hep olduğu gibi, çok güzel bi akşamdı. şimdi ofisteyim. yemeğimi az önce yedim, sigaramı yaktım, çayımı içiyorum... içimde bi sıkıntı yanında promosyon olarakta tuhaf bi heycan var, anlam veremediğim. bu akşam evime gidicem. annemi özledim. eve gideceğim akşamlar annem özel menü hazırlıyor, şu an karnımın tok olmasına rağmen eve gidip yemek yemek istiyorum :))
neyse canlar ben yine uğrarım, az önce bloguma dediğim gibi bundan sonra hergün yazıcam, sizde beni boş bırakmayın bu ara, kurtlar kuzular dolaşıyo ortalıkta:))
öpüldünüsss ;))